Yaklaşık 20 yıl önce bir grup arkeolog, Çin’in Tarim Havzası’ndaki Xiaohe mezarlığında ilginç bir keşif yaptı: birkaç mumyanın başında ve boynunda sürülmüş bir madde vardı. Bu beyazımsı madde, oldukça eski görünüyordu ancak tam olarak ne olduğu bilinmiyordu. Yeni bir çalışma, bu gizemi çözmeyi başardı: Bu, dünyanın bilinen en eski peynir örneği.

Tarim Havzası mumyaları, yaklaşık 3,300 ile 3,600 yıl öncesine, yani Bronz Çağı'na tarihleniyor. Ancak bu ilginç buluntunun hikayesi için zamanımız kısıtlı; biz burada peynirden bahsediyoruz.

Resim 2024 09 26 111047009

PEYNİR ÜZERİNDE ANALİZ YAPILDI

DNA analiz teknolojilerindeki on yılı aşkın bir gelişim sayesinde, arkeologlardan oluşan bir ekip, beyaz maddenin bir tür peynir olduğunu kanıtlamak için örneklerden mitokondriyal DNA çıkararak inceleme yaptı. Bu inceleme, inek ve keçi DNA’sının yanı sıra, mikroorganizmaların genetik materyalini de ortaya çıkardı.

Mimariye merak saranların mutlaka görmesi gereken 10 ünlü mimari yapı Mimariye merak saranların mutlaka görmesi gereken 10 ünlü mimari yapı

Bu antik peynir, günümüzdeki kefir peynirine benziyor; yoğurttan daha ekşi bir tat ve daha sütlü bir kıvama sahip. İçinde, günümüzde kefir tanelerinde bulduğumuz bakteriyel ve fungal türler bulunuyordu. Ayrıca, Lactobacillus kefiranofaciens bakterisinin son 3,600 yılda nasıl evrimleştiğini inceleme fırsatı sağladı.

TİBET KÖKENLİ ÇIKTI

Günümüz dünyasında, L. kefiranofaciens’in iki ana türü var: biri Rusya kökenli (en çok kullanılan) diğeri ise Tibet kökenli. Dünyanın en eski peynirindeki L. kefiranofaciens, günümüzdeki Tibet çeşidiyle en çok benzerlik gösteriyor; bu durum, kefirin Kuzey Kafkasya dağlık bölgesinden kaynaklandığına dair uzun süredir var olan inancı sorguluyor.

Çin Bilimler Akademisi’nden Vertebrate Paleontology ve Paleoanthropology Enstitüsü’nden Qiaomei Fu, “Gözlemlerimiz, kefir kültürünün Bronz Çağı’ndan bu yana Batı Çin’in Sincan bölgesinde sürdüğünü gösteriyor” dedi.

NET BİR RESİM ELDE EDİLDİ

Fu, “Bu, 3,000 yıl boyunca bir bakterinin nasıl evrimleştiğini gözlemleme imkanı sağlayan benzeri görülmemiş bir çalışma. Ayrıca süt ürünlerini inceleyerek, antik insan yaşamı ve dünya ile olan etkileşimleri hakkında daha net bir resim elde ettik. Bu sadece bir başlangıç; bu teknoloji ile daha önce bilinmeyen diğer eserleri keşfetmeyi umuyoruz.” şeklinde ekledi.

Tarim Havzası mumyalarının başları ve boyunlarına neden peynir sürüldüğüne gelince, bu durumun hayatta iken değerli bir kaynak olduğu anlaşılıyor. Fu, “Ana endişe, bu peynirin yaşamları için önemli olması” dedi.

Editör: Berfin Bitirim