Ekonomi

"Askeri darbelere hayır demek için bir araya geldik"

"El Hatk" filminin senarist ve yönetmeni Muhammed el-Bahravi, "Bu filmde ezilen insanları anlatmaya çalıştım. İki tarafın da sorunlarını ve yaşadıklarını beyaz perdeye yansıtmayı denedim. Askeri darbelere hayır demek için bir araya geldik." dedi.

Mısır'da demokratik yollarla seçilmiş ilk Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi'ye karşı yapılan kanlı darbe sonrasında yaşananları, Mısırlıların gündelik hayatından esinlenerek anlatan film, izleyiciyle buluştu.

Bahravi, AA muhabirine yaptığı açıklamada, haksız yere cezaevinde kaldığını belirterek, oradaki mahkumların ve ailelerinin çektiği sıkıntılardan esinlendiğini söyledi.

El Cezire'de çalıştığı iddiasıyla hapse atıldığını dile getiren Bahravi, "25 Ocak Mısır Devrimi'ne katıldık. Özgürlüğün Mısır'a gelmesi tek hayalimizdi. Hayalimiz gerçekleşti ama Mısır'da darbeyle her şey değişti. Ben hiçbir suçum yokken 3 sene boyunca hapiste kaldım." ifadelerine yer verdi.

Hapiste kaldığı süreçte eşinin annesinin de hapse girdiğini kaydeden Bahravi, şöyle konuştu: "Eşim bu süreçte en az bizim kadar acı çekti. Bir gün beni, diğer gün annesini ziyaret etti. Bebeklerim vardı. Onlar da bizimle beraber her şeye katlandı. Hapishanede sürekli kitap okudum. Filmin fikri cezaevinde doğdu. Orada insanların ve ailelerinin sıkıntılarını gördüm. Hapishanede çalışıp yaptığı işten memnun olmayanlar vardı. İşkence ettikleri doktor, mühendis ve öğretmenlerdi. Onların rahatsızlığını da yansıttım. Zaman zaman benimle de konuşuyorlardı. Hapishaneye girmeden önce 2 hafta boyunca işkence gördüm. Gözlerim kapalıydı ve kimseyi göremedim."

Muhammed el-Bahravi, devrimi destekleyenlerin de darbeyi destekleyenlerin de insan olduğunu ve hepsinin hikayeleri olduğunu belirterek, hapishane hayatıyla ilgili şu bilgileri paylaştı: "24 saat içinde 1 saat avluya çıkabiliyorduk. 3-4 kişinin kalması gereken bir odada 30'a yakın kişi kalıyorduk. Küçücük bir tuvaletimiz vardı. Aramızda hasta olanlar da vardı ama ilaç almalarına izin verilmiyordu. Bu filmde devrimi destekleyenlerin hepsinin melek olmadığı, darbeyi destekleyenlerin hepsinin de şeytan olmadığını göstermeye çalıştım. Hepimiz insandık ve hikayelerimiz vardı. Toplumumuz bu süreçte ikiye ayrıldı, toplumun tüm fertleri zarar gördü. Biz filmle bu ayrılan insanların aslında benzer acıları çektiğini anlatmaya çalıştık."