Gençlik Sorunları ve Çözümleri

Gencin Gaye Sorunu 
Günümüz gençliğinin en önemli sorunu,  yaratılış gayesinden habersiz olmalarıdır. Gençlik, bir nevi belirsizlik, arayış ve şekillenme dönemidir. Gençler arasında yaygın olarak kullanılan, “hızlı yaşa genç öl, cesedin yakışıklı olsun”, “atın ölümü arpadan olsun”, “gençliğini yaşayacaksın” gibi sözler, kural tanımazlıklarını meşrulaştırmaya yönelik olumsuz beyanlardır. Gençlik, aşk,  para, eğlence ve top peşinde koşmakta ve bunlarla kendini ispatlama çabasındadır. Zira insana verilen ömür, geri dönüşümü olmayan bir fırsattır. Yaratılış gayesinden uzak sorumsuzca bir hayat yaşayan gençler, kötü ve zararlı alışkanlıklar edinmektedirler. Böylece hem kendilerine hem de başkalarına zarar vermektedirler. 
Günümüzde Müslüman dendiği halde,  amaçsız, gayesiz kitlelerle karşı karşıyayız. Genç,  şaşkınlık, tedirginlik içinden kurtulması ve mutlu, huzurlu olması için, ilk önce şu temel sorulara cevap bulması gerekir: İnsan nedir? Nasıl bir varlıktır? Yeryüzüne nerden gelmiştir? İnsan nereye doğru gidiyor?  Hayatının asıl gayesi nedir? İnsanın bu dünyada görev ve sorum¬lulukları var mıdır, varsa nelerdir? Tabiî ki, yaradılış gayesi açısından bakıldı¬ğında, insan meçhul bir varlık değildir; o mesul (sorumlu) bir var¬lıktır. (Bkz. 102/Tekâsûr, 8) Çünkü insanlar dünyaya tesadüf eseri gelmiş değildir. İnsan¬lar, dünyaya bir amaç ve gaye için, Allah’a kulluk yapmak için gelmiştir. (Bkz. 51/Zâriyât, 56) Dünyaya gelişimizin gayesi, Allah’ı tanımak ve ona ibadet etmektir  Dolayısıyla gençlerimize, hayatını insanın yaratılış gayesine uygun geçirmesi için, gerekli ahlâkî ve manevî donanımı vermeliyiz. 
Gencin Cinsellik Sorunu 
 Gençler, şehvetin ve dürtülerin imtihan olduğunu, sadece sevgi ve bağlılıkla birlikte olduğunda, yani evlilik içinde yaşanmasının gerektiğini bilmelidirler. Bu manevî ve ahlak hassasiyetinin bir gereği olduğu gibi, aynı zamanda ergenin zihinsel, duygusal ve fiziksel sağlığı yanında evliliğinin gelecekteki istikrarı açısından da çok önemlidir. Gencin tutkularına ve hislerine hâkim olması, hayır diye bilmesi, cesaret ve güç göstergesidir.  Bunun ispatlanması gerekir. Genç, iffetini korumakla yaratıcının yasaklarına uyması karşılığında pek çok yönden faydalar elde edecektir. AIDS, frengi hastalıklardan korunacaktır. Tabii ki, Yüce Allah’ın emirlerine uygun yaşayanlar maddî ve manevî açıdan kazanımları olacaktır. 
Gençlik ve Şiddet
 Şiddet, güç ve baskı uygulayarak insanların bedensel veya ruhsal açıdan zarar görmesine neden olan bireysel veya toplu hareketlerin tümüdür. Gün geçmiyor ki gazete ve televizyonlarda okullarda şiddet, çeteleşme haberleri duyulmasın! Aile içinde yaygın biçimde yaşanan, sporda taraftarı birbirine düşüren, ünlü simaların dayak olaylarıyla günlerce gündemden düşmeyen şiddet, okullarda da düşündürücü boyutlara ulaştı.  Üst aramalarında eskiden öğrencilerin cebinde sigara paketi bulan öğretmenler,  artık çakı toplamak zorunda kalıyor. Gençlerde giderek artan şiddetin nedenlerinin başında, ergenlik çağında kendini ispat etme duygusu geliyor.  Şiddet içren film ve diziler anne-babanın özellikle en kritik yaş olan ergenlik çağındaki ilgisizliği, denetimsiz internet kafeler, aile yapısının bozulması, şiddet olgusunun artmasına neden olan diğer unsurlardan sadece birkaçıdır. Okullardaki eğitim, ailevi terbiye ve arkadaş çevresindeki faziletlerle takviye edilmediği an, insanın yaratılışında var olan saldırganlık dürtüsü anormal boyutlarda kendini göstermekte ve gençler kendini ifade etme aracı olarak şiddete başvurmaktadır. 
Gencin Kimlik Sorunu 
Ergenlik çağının en önemli sorunlarından biri de kimlik arayışıdır. Bu dönemde genç, kimlik bunalımı ve kimlik karmaşası ile karşılaşır. Kimlik karmaşası içersinde bocalayan gençler, din’de kimlik kazandırıcı bir imkân bulmaktadırlar. Böylece değişme ile denge veya bütünleşme ihtiyacı arasındaki gerilimlerden aykırı kimlikler arasındaki çatışmalardan uzaklaşarak, tutarlı ve dengeli bir benliğe kavuşabilmektedirler.  Bu durum hayata ve insanlara olumlu bakmayı beraberinde getirir, gençlerin, psikolojik ve sosyal olaylar karşısında ‘uyum’ düzeylerini artıracak imkâna sahip olduğu söylenebilir. Yaratılış gayesinin Yüce Allah’a kulluk olduğunu bilen ve ona uygun bir hayat yaşayan gençler, sorunlarını daha rahat aşar ve   mutlu, huzurlu olurlar.