KAYBETTİKLERİMİZ-6-

Bu bir sınav insanın karşısına zor sorular hatta bazen cevap bulamadığı sorular çıkar bazen ona en uzak rafta bazen ise hiç ulaşamadığı bir yerlerde saklı ne çok şeyi yanlış yapıyoruz hayatımızda bir çok şey pişmanlıklarımızla dolu hayata bazen siyah gözlüklerle bakıyoruz. 
Bazen bazılarımıza en kolay gelen şey görmemezlikten gelmek bazen ayağımıza batan dikenden rahatsız olsak bile onu kendi haline bırakıyoruz nasıl olursa zamanla çıkar düşüncesi ile oysa daha derine batar fikri hiç aklımıza gelmiyor bazen ağzımızdan öyle sözler çıkıyorki bunu kendimiz mi söyledik?
Hayretliğine kapılıyoruz ve bir çok kelimenin telafisi olmuyor keşke hayatın tüm tecrübeleri tüm bilgileri kafanızda asılı kalsa oysa bir akarsu gibi akıp gitmekte sadece koynunuza doldurduklarınız kimileri bir kaç güzel sözle gönülleri fetih etmeye çalışıyor bazen büyüyor insan büyüyor tüm zaman mekan ve yaşantılar aynada gördüğünüz sadece kabuk özü oysa her şey özünde saklı bir çok insanın özü öyle saklı ki hiç kırılmayan kabuk gibi ulaşılmaz ne gözler ne sözler ele verir hayat bir çok teçrübeyi insana kazandırıyor.
Kimini olgunlaştırıyor hayat kimini çürütüyor yerinden oynatabiliyorsa ne mutlu kimileri öyle ağırlaşıyor ki Yaşadığımız bu yüzyılda insanoğlunun bir kısmı ayakları yerden kesilmiş çok yükseklerde kimi ayakları yere değiyor kimi camura saplanmış pataklığın içinde yavaş yavaş içeri çekiliyor ne kadar ellerini seslerini yükseltselerde diğerleri duyamaz.
Çünkü onlar yukarıya hep yukarıya bakıyorlar hep yükseklerde ne çok şeyi görmezden geliyor ne çoık şeyi kaçırıyor insanlar oysa kendilerini çok üstün düşünen vazgecilmez sananlar başkalarının oyunçağı olduğunu çok geç farketiyor çünkü kirlenmiş bir düzenin içerisinde birileri birilerini kullanarak yükselmek zorunda yolsuzluklar içinde yoğrulan insanlar yakalandıklarında yüzlerinde belki biraz kızarıntı belki biraz sahte şaşkılık rlünü iyi yaparlar onlar gizli pröfosyöneller oysa bazıları saklayamazlar onlar her haliyle dışa vururlar delil aramak gerektirmez kimseyi zorlamaz.
Bizler onları iyi insanlar olarak tanımlıyoruz İyi insan olmak işte asıl mesele bu yediğiniz aileniz ve sevdiklerinizle paylaştığunız ekmeğin nereden geldiği hangi yollarla geldiği işte asıl mesele az ama öz tatı lezzeti kokusu daha farklı iyilik doğruluk güzellik kokan içine leke koku bulaşmamış işte asıl mesele yediğiniz ekmeğe kötü bir koku bulaştırmamak ilk edabta iyilik güzellik ve doğruluklarla tonatılmış insan oğlu kimi kendini lekeye ve kötü kokuya bulamakta kimi ise temiz bak ve hoş bir kokuya işte o cizgiyi ayırmadan doğru kararı vermek.
Asıl mesele bazı insanlar bir çok şeyin kendi ellerinde olmadığı bahanesine sığınırlar sonrasında her şeye bir bahane bulma kolaylıığı sonrasında ulaşılması en kolay doğruları ürettikleri bahanelerle sürekli zorlaştırırlar karşımıza çıkacak şeyleri önceden tespit edemesek bile üstün bir tahmin yürütme yeteneğimiz var olaylara karşı nasıl bir tavır takınacağımız çok önemli yapmış olduğumuz küçük hatalar bazen hayatımızda hiç kapanmayan gedikler oluşturabilir bir çok şeyi hayatımızda kaybetmekteyiz bir çoğu kendiliinden kaybolmakta ne yazık ki en üzücü olan bizim bunlara seyirci kalmamız .