Bir önceki yazımda Deniz Kuvvetlerinde yaşadığım acı olaylardan bahsederek darbeci cunta lideri Kenan Evren’in dindar askeri öğrencilere ve subaylara yaptığı çirkin eziyetlerden bahsetmiştim. Kaldığım yerden devam edeyim.

1987 Yılında Kenan evren’in seçerek amiralliğe terfi ettirdiği general ve amiraller çoğunlukla cunta yapılanması içindeydi. Bir darbe esnasında “ayağımıza dolanırlar” diyerek dindar askerlere aklın alamayacağı derecede suçlu muamelesi yapıyorlardı.

Askeri vesayet unsurları “yılanın başı küçükken ezilmeli” diyerek namaz kılan, oruç tutan ve alkollü içki içmeyen bütün subayları fişlemişlerdi. Özellikle Batı Çalışma Gurubu (BÇG) adı verilen bir yasa dışı kurum; askeri teamül ve geleneklere aykırı olarak dindar askerlerin ordudan atılması için büyük çaba sarf ediyordu.

BÇG yöneticisi general ve amirallerin büyük bir kısmı 28 Şubat Mahkemeleri sonucunda suçlu bulunarak “müebbet hapis” cezası almışlardır. Daha sonra Yargıtay tarafından onaylanan bu kararlar ne ilginçtir ki hala infaz edilmemektedir.

Suçluya cezasını, mağdur edilenlere ise tazminatlarını ödemeyen bir devlet aygıtını kabul etmiyorum. Tam 23 senedir; yetimin malını yiyen, bankaları hortumlayarak yutan ve binlerce askeri ordudan atan darbeci generallerin cezalandırılması için emek ve çaba harcadım. Fakat ne çare ki hala askeri vesayet güçlüdür ve bu darbeci generallere kimse dokunamamaktadır.

Darbeci generallerin 12 Eylül 1980 darbe sürecinde Türk Silahlı Kuvvetlerinde estirdikleri terörden en fazla yararlanan ise FETÖ örgütü olmuştur. Benim gibi namazını kılan, orucunu tutan üstelik eşi başörtülü subayların ordudan atılması, en çok FETO örgütünün işine geliyordu. Bu sayede asker arkadaşlarımın önce namaz kılmalarını önlediler daha sonra eşlerinin başlarını açması için zorladılar ve nihayetinde alkollü içki yasağını pervasızca delen bir çok insanı “Mankurt Fetocu” haline getirdiler.

Şimdi kalkmış 28 Şubat’ın darbeci generalleri ve onların sözcülüğünü yapan medya organları “biz Fetocuları ordudan attık” diyerek insanların akılları ile alay ediyorlar. Bu insanlara sormak gerekmez mi: “Madem Fetocuları ordudan attınız 140 general ve yüzlerce darbeci subay, 15 Temmuz 2016 darbesini nasıl yaptı?” Elbette bu soruya verecek cevapları yoktur.

O halde bu makale fırsatı ile ben cevap vereyim: “28 Şubat 1997 sürecinde ordudan atılan subaylar sırf dindar oldukları için ordudan atılmışlardır”. Bu sayede Fetocu subaylara yer açılmıştır. ABD’ye uşaklık eden FETÖ örgütü öylesine semirtilip büyütülmüştür ki 350 general-amiralin yarısı Fetocu olup çıkmıştır. Şu anda yurt dışına kaçamayan yüzün üzerindeki Fetocu general ve amiral; 70-80 kez müebbet hapis cezası almış olarak milletimizin karşısında durmaktadır.

Bunları anlatmaktan maksadım “Bahriyede 15 Yıl” isimli kitabımda izah ettiğim Feto yapılanmasının bir şekilde ispatıdır. Feto örgütünün palazlanmasına ise Kenan Evren Cuntasının yetiştirdiği 28 Şubat generalleri sebep olmuşlardır. Bu yalın gerçeği halkımız gayet iyi bilmektedir. Fakat dile getiren çok az sayıda medya mensubu vardır. O halde 1987 yılında dindar subayların uğradığı soruşturmalara ve eziyetlere kaldığımız yerden devam edelim…

Daha teğmen rütbesini taktığım yıl Deniz Harp okuluna çağrıldım. Beni Öğrenci Alay Komutanı karşıladı. Pek keyifli bir hali vardı. Zira çok güzel bir iş yapmış gibi çok başarılı 6 son sınıf öğrencisini okuldan attırmanın zevkini çıkaran bir hali vardı.

Önce çok laubali bir biçimde “Seni niçin çağırttık, biliyor musun?” diye sordu. Fakat ben gayet ciddi bir şekilde cevap verdim: “Soruşturma yapıyorsunuz onun için” dedim.