Lezzetin ve tarihin buluştuğu şehir; Bursa...

Bursa sadece tarihi ve doğal güzellikleriyle değil, damak tadına düşkünleri de esir alan, lezzetli mutfağıyla da kalpleri fetheden bir şehirdir. Osmanlı saray mutfağının izlerini taşıyan ve Anadolu'nun farklı yörelerinden gelen lezzetleri de kucaklayan bu tarihî mutfak, şehrin coğrafi konumu ve kültürel geçmişinden aldığı ilhamla inanılmaz bir çeşitlilik sunar. İpek Yolu üzerinde yer alması da Bursa'ya baharatlar yönünden büyük bir zenginlik kazandırmıştır. Taze ve yerel malzemelerle özenle hazırlanan Bursa yemekleri, özel pişirme yöntemleri kullanılarak enfes bir tat ortaya koyar.

Bugün size aktaracağım, Bursa’da lezzetini deneyimlediğim mekânların ilki, Uludağ’ın eteklerinde orman içine kurulu BTSO’ya bağlı “Double F” restaurant. İkincisi kendi geliştirdiği fırınla Alaaddinbey’de isli et yapan “Seymen İsli Et”. Üçüncüsü yaklaşık 2 bin yıllık bir tarihe tanıklık eden Misi köyünde kurulu “Nermin Ablanın Evi”. Dördüncüsü, Göletli mevkisinde Türkiye'nin en büyük açık hava ve yaşam merkezi olan “Nefes Dağyenice”. Beşincisi ise 25 yıllık bir geçmişiyle merkezde “Dönmeyen Döner” gibi farklı tatları lezzet tutkunlarıyla buluşturan “Bendensin Pideli Köfte”.

Double F Food&Forest

“Bursa'da yemek ve ormanın buluşması”

Bursa'nın nefes kesici manzarasına hâkim Uludağ'ın eteklerinde, ormanın huzuru ve şehrin enerjisini harmanlayan Double F, "yemek ve orman" (food ve forest) kavramlarını en doğal hâlleriyle buluşturan eşsiz bir mekân. Bursa Ticaret ve Sanayi Odası’na bağlı ve her detayın titizlikle düşünüldüğü bu restoranda, dış ve iç mimari ormanın ruhuna saygıyla tasarlanmış. Dekorasyonda kullanılan her unsur bu ruhu yansıtıyor.

Bursa’nın meşhur tatlarının yeri

Double F, misafirlerine dünyaca ünlü Türk mutfağının ve Bursa'nın meşhur tatlarının ustalıkla hazırlandığı bir ziyafet sunuyor. Her konuğun farklı beklentilerine hitap edecek şekilde tasarlanan menüde, her damak tadına uygun bir lezzet bulmak mümkün. Double F, Bursa'ya değer katan ve şehre yeni bir soluk getiren bir mekân. Gerek mimarisi ve dekorasyonu gerekse sunduğu üst düzey hizmetle, misafirlerine her açıdan özel bir deneyim sunuyor. Double F'te yemek; doğa ortamında, şehrin enerjisini hissederek unutulmaz bir deneyim yaşamak demektir. Önemli misafirlerin unutulmaz bir lezzet deneyimi için ideal bir mekân. İş dünyası buluşmalarına ev sahipliği için şahane bir ortam. Sevilen yakınlarla unutulmaz bir akşam yemeği deneyimi ve keyifli vakitler geçirmek için de mükemmel bir atmosfer. Ormanın huzurunu ve şehrin dinamizmini bir arada sunan, doğal konseptte eşsiz bir konum.

Seymen İsli Et

“Nitritsiz ve ısıl işlemsiz isli et”

Karadeniz’in bereketli topraklarında yetişen Seymen Yılmaz, beton ve makine gürültüsünün arasında âdeta bir lezzet üstadına dönüşüyor. Artvin'den Bursa'ya uzanan bu lezzet yolculuğunda, Yılmaz'ın hikâyesi; tutku, bilgi ve emeğin harmanlandığı bir lezzet şölenine çıkıyor. Yılmaz, beton makine ve ekipmanları servis etme mesleğini sürdürürken aynı zamanda et pişirme hobisiyle de uğraşıyordu. Bu tutku, zamanla onu yeni bir meslek dalına yöneltti: Nitritsiz ve ısıl işlemsiz ürünler üretmek.

Lise yıllarında et pişirme tutkusu

Seymen Yılmaz'ın et pişirme tutkusu, lise yıllarında yatılı bir öğrenci yurdunda iken başlıyor. Ticari et ürünlerinde kullanılan nitrit'in sağlık açısından risklerini gözlemleyen Yılmaz, bu kimyasalın kullanılmadığı ısıl işlemsiz ürünler üretmeye karar veriyor. Bu tutku, onu üç yıllık bir reçete geliştirme sürecine sürüklüyor. İşe başlamadan önce bilgi edinmenin, hatalardan kaçınmanın, kendi ailesinden aldığı ilhamla protein ağırlıklı beslenmenin ve doğal ürünler tüketmenin önemini bilen Yılmaz, ürünlerinin lezzetini çocuklarının ve damak tadına güvendiği kişilerin yorumlarıyla geliştiriyor.

“Nitritsiz ürünlerde marinasyon süresi dört kat daha uzun olsa da, lezzet oranı da aynı şekilde artıyor.” diyen Yılmaz usta, sadece yetişkinlere değil, çocuklara da hitap edecek lezzetler sunmak için ürün yelpazesini genişletiyor. Ustanın isli antrikot, isli pirzola, isli işkembe tava ve isli bonfile lokum gibi birçok farklı isli ürünü, sofralara yeni bir tat ve keyif katıyor.

Nefes Dağyenice Doğada

“Doğanın kalbinde bir cennet köşesi”

Gastrobursa dergisinin ikinci sayı lansmanı ve ödül töreninin yapıldığı, Türkiye'nin en büyük açık hava ve yaşam merkezi olan Nefes Dağyenice, Avrupa'nın ikinci en büyük macera parkı, altı farklı konseptte konaklama imkânı, dünya mutfağının lezzetleri, kamp karavan parkı ve 80 kamelyalı piknik alanıyla âdeta bir cennet köşesidir. 29 Temmuz 2022'de ilk etabı faaliyete giren bu eşsiz destinasyon, doğayla iç içe unutulmaz bir deneyim vadediyor. İkinci etabında ise lüks bungalovlar, doğal amfi tiyatrosu, manej alanı, voleybol, basketbol, tenis sahaları ve yarı olimpik yüzme havuzu ile birçok spor kompleksini faaliyete geçirmeyi planlayan Nefes Dağyenice, her geçen gün büyüyor ve gelişmeye devam ediyor.

Nefes Dağyenice, faaliyete girdiği andan itibaren birçok festivale ve kurumsal firma etkinliğine ev sahipliği yaparak bölgenin en önemli destinasyonlarından biri hâline geldi. Doğanın kalbinde yer alan Nefes Dağyenice'de aileniz ve sevdiklerinizle keyifli vakit geçirebilir, macera dolu anlara tanık olabilir, dünya mutfağının en lezzetli tatlarını keşfedebilir ve unutulmaz bir kamp deneyimi yaşayabilirsiniz.

Nermin Ablanın Evi 

“Lezzetin ve nostaljinin buluştuğu yer”

Uludağ Üniversitesi Turizm Bölümü'nden Nazlı Nazife Küçükaslan'ın hayali, Misi köyünde gerçeğe dönüşüyor. 120 yıllık tescilli sivil mimari örneği bir köy evini, 14 yıl önce satın alan Küçükaslan, bu tarihî yapıyı 12 Haziran 2021'de "Nermin Ablanın Evi" adıyla ailesine ait anılarla dolu eşyalarla butik bir otele dönüştürüyor. Adını ablasından alan otel, misafirlerine Anadolu mutfağının en zengin lezzetlerini sunuyor. Hazırlanan tüm yiyecekler, özellikle kahvaltı, köy ve civarındaki doğal ürünlerden özenle hazırlanıyor.

Nazlı Nazife Küçükaslan, bu konudaki duygularını şöyle dile getiriyor: "Hayal ettik, tasarladık ve hizmete sunuyoruz. Sizleri tarihî Türk evimizde ağırlamak ve bu tarihî atmosferde, huzurlu bir ortamda konaklamanızı sağlamak istiyoruz. Bu ‘müze konak’ta sizleri misafir etmekten mutluluk duyacağız."

Bendensin Pideli Köfte

“Ne yediğimi biliyorum diyorsan sen de bendensin...”

Bursa'nın lezzet durağında bir yolculuk

Bursa'nın kalbinde, 25 yılı aşkın bir süredir varlığını sürdüren Bendensin, sadece bir restoran değil, lezzetin, geleneğin ve misafirperverliğin buluştuğu bir mekân. Bendensin, sadece lezzetli ürünler sunmakla kalmıyor, aynı zamanda kendine özgü patentli ürünleriyle sektörde öncü bir marka olarak da öne çıkıyor ve tüm lezzet tutkunlarını kendine çekmeyi başarıyor. Bursa kebabı, pideli köftesi ve köftelerine özgün yorumlar katarak farklı bir çizgi çizen Bendensin, her damak tadına hitap eden lezzetler sunuyor. Keyifli bir yemekten sonra ferah ve rahat bir ortamda çay ve kahvenizi yudumlayabileceğiniz Bursa'nın iyi lezzet duraklarından biridir Bendensin.

‘Açık ve temiz mutfak’ mottosu

Bursa'nın en lezzetli köşelerinden biri olan Bendensin, sadece klasik lezzetleri değil, ilk defa “Bendenol” ve “Dönmeyen Döner” gibi farklı tatları da lezzet tutkunlarıyla buluşturuyor. Hijyen ve şeffaflığa da önem veren bir işletme olduğundan açık mutfağında tüm aşamaları izlemeye de imkân sunuyor. Ayrıca müşteri memnuniyetini de her şeyden önde tutan restoran, güler yüzlü ve samimi hizmetiyle misafirlerine keyifli bir deneyim yaşatıyor. Ürünler %100 katkısız dana etinden ve İslami usullere göre üretiliyor. Mekân, 2006-2007 yıllarında aldığı “Kalite ve Hijyen Belgesi”, “Beyaz Tabak” ve “Beyaz Zambak” gibi belgeleriyle de taçlanan bir işletme.